iş kazası

İş Kazası Bildirimi ve Bildirim Süresi

Türkiye bir sanayi ülkesidir. Ülkenin dört bir yanındaki sanayi tesislerinde, şantiyelerde üretim 7 gün 24 saat durmadan devam eder. Bu da sürekli bir devinim demektir. Ne kadar önlem alınsa da bu devinim içinde istenmeyen olaylar da yaşanıyor. Bunların başında iş kazası geliyor. Fabrikalarda şantiyelerde İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında önlemler alınıyor ancak kazalar önlenemiyor. Bu kapsamda işletmelerin iş kazası bildirimi ve bildirim süresi hakkında muhakkak bilgi sahibi olması gerekiyor.

Ülkemizdeki iş kazalarında her gün 3 kişi hayatını kaybediyor, 6 kişi de iş görmez hale geliyor. Bu da konunun önemini bir kez daha aktarıyor. Her işverenin her çalışanın iş sağlığı ve güvenliği kurallarına uyması gerekiyor. Bunun kanunlara uyulması için değil, insanlık görevi olarak yapılması gerekiyor. Çünkü iş kazaları eğitimle ve önlem alınarak engellenebiliyor. Bu durumda herkesin üzerine düşeni yapması önem taşıyor. Tüm önlemlere rağmen yaşanan kazalara karşı özellikle işverenlerin önemli sorumlulukları bulunuyor. Bunlardan biri de bildirim yükümlülüğüdür. Meydana gelen olayın belli bir sürede ilgililere bildirilmesi gerekiyor.

İş Kazası Nedir?

iş kazası

Hem Sosyal Güvenlik Kanunu’nda hem de İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda “İş kazası nedir?” sorusunun cevabı veriliyor. Kanunlarda iş kazaları ile ilgili maddeler bulunuyor. Çalışma yaşamının devamı, kazaların önlenebilmesi ve kaza sonrası mağduriyetlerin giderilmesi; kanunlarla düzenleniyor. Kanunların ilgili maddeleri, iş kazalarının tanımını şöyle yapıyor:

  • 5551 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu (Bölüm 3, Madde 13)

Kazanın işyerinde meydana gelmesi gerekiyor. Bunun dışında çalışanın görevli olarak gittiği yerde yaptığı kaza, emzirme izni bulunan annenin, bu izni sırasında kaza geçirmesi ya da servis araçlarıyla işe geliş ve gidişteki kazalar iş kazası sayılıyor.

  • 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu (Tanımlar bölümü)

Hem işçiye hem işverene sorumluluklar yükleyen kanun İş Sağlığı ve Güvenliği kanunudur. Bu kanunun amacı sağlığı koruyabilmektir. Bu kanunun tanımlar bölümünde; iş sırasında ölüme veya yaralanmaya sebep olan olay olarak tanımlanıyor. Kazanın vereceği hasarın ruhen ya da bedenen engelli hale getirmesi de tanımlamaya katılıyor.

Öte yandan iş kazası, sanayi toplumuna geçilmesinden bu yana en yaygın kazalardandır. Bu nedenle, sanayileşen tüm ülkelerde öncelikli olarak iş kazaları gündem olmuştur. Bu durumda pek çok ülke, yarım asırdan fazladır iş sağlığı ve güvenliği kurallarını uyguluyor. Bu bağlamda Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) de kazanın tanımı bulunuyor. Örgüt de yaralanmalara, kayıplara ve üretimin durmasına neden olan olayları iş kazası olarak tanımlıyor.

İş Kazası Bildirimi Nereye, Nasıl ve Kim Tarafından Yapılır?

Özellikle üretimin yoğun yaşandığı fabrikalar ve şantiyeler kazaların sık meydana geldiği yerlerden. Çoğunluğu insan hatasından ya da makineye fazla güvenmekten meydana gelen kazalar, ölüm, yaralanma ve sakatlanmayla sonuçlanabiliyor. İş Sağlığı ve Güvenliği uzmanlığı alanındaki bu konu, aynı zamanda işverene önemli yükümlülükler veriyor.  İş kazası bildirimi en önemli yükümlülüklerden biri. Çünkü bu tür bir kaza adli olaydır ve hem kolluk kuvvetlerine, hem de Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirilmelidir. Üretimin devam edebilmesi, çalışmanın sağlıklı sürdürülebilmesiyle mümkündür. Bu da kanunlarla mümkün olmuştur. Kanunlar, iş güvenliğinde önlemlerin alınmasını, iş kazası bildirimi yükümlülüklerini netleştirmiştir.

Bu bağlamda işverenin yükümlülüğü herkesten daha fazladır. İşveren öncelikle kazayı oluşturabilecek unsurları ortadan kaldırmakla yükümlüdür. Bunun için öncelikle risk analizi yapılmalıdır. Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri (OSGB) her türlü hizmeti baştan sona kadar verebiliyor. Ayrıca İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı ile denetimlerin yapılması da sağlanıyor.

Tüm önlemlere rağmen istenmeyen kazalar yaşandığında yükümlülük işverendedir. İş kazası bildirimi şu iki aşamadan oluşuyor:

  • Kolluk kuvvetlerine haber verilmesi
  • Kazanın SGK’ya bildirilmesi

Kazanın hemen ardından kolluk kuvvetlerine haber verilmesi adli süreç için gereklidir. Ancak SGK’ya iş kazası bildirimi, idari soruşturma için gereklidir. Bu nedenle bildirimler işveren tarafından yapılır. Bunun için SGK’nın internet üzerinden bildirim sistemi bulunuyor. İş Kazası Meslek Hastalığı E-Bildirim sistemi üzerinden bildirim yapılıyor.

İş Kazası Bildirim Süresi

iş kazası

İşletmelerde, fabrikalar ya da şantiyelerde meydana gelen kazalardan sonra hemen harekete geçmek gerekiyor. Kaza sonrası sağlık ekiplerine haber verilirken ayrıca kolluk kuvvetlerine de haber verilmesi gerekiyor. Kazanın hemen ardından bölgenin sorumluluğunu taşıyan polis ya da jandarmaya bildirim yapılıyor. Kolluk kuvvetleri, adli soruşturma için gerekli çalışmaları yapıyor. Bu nedenle kolluk kuvvetlerine iş kazası bildiriminin hemen yapılması önemli.

Diğer yandan iş kazası bildirim süresi SGK için değişiklik gösteriyor. Sosyal Güvenlik Kurumu, kazanın oluşundan sonraki 3 gün içinde bildirim yapılmasını zorunlu kılıyor. Bu süre içinde yapılmayan bildirimlerle ilgili cezai işlem uygulanıyor. Kusurlu bulunanlara para cezası veriliyor ve gerekirse kamu ihalelerinden men ediliyor. Bildirim sonrası iş müfettişleri, kaza ile ilgili soruşturma yürütüyor. Kusur durumu bu denetleme sonrasında ortaya çıkıyor. Bu çalışma, adli soruşturma ile paralel devam ediyor. Her iki soruşturma da birbirini tamamlıyor.

İş Kazası Raporu ya da İşyeri Kaza Tutanağı

İşletmelerdeki üretime etki eden ve insan hayatını riske sokan iş kazası yaşanması en muhtemel olaylardandır. Özellikle endüstri ve inşaat sektöründe sıklıkla yaşanan hadiselerdir. Bu nedenle kaza meydana geldikten sonra sorumlular üzerine düşeni yapmalıdır. Bildirim yükümlülüğü kapsamında kolluk kuvvetlerine ve SGK’ya iş kazası bildirimi yapılmalıdır. Bunun yanında işyeri kaza tutanağı düzenlenmesi zorunludur. Tutanakta şu bilgiler bulunmalıdır:

  • Kaza geçiren işçinin kimlik bilgileri
  • İşe başlangıç tarihi ve işyerindeki görevi
  • Kaza tarih ve saati
  • Kaza anındaki işçi sayısı
  • Kazazedenin durumu, uzuv kaybı olup olmadığı
  • Kazanın nasıl olduğunun kısa anlatımı

Bu tutanağın altında müdür ve iki şahidin imzası bulunmalıdır. Eğer kazazede işçi bilinci açık ve tutanağı imzalayabilen durumdaysa imzalamalıdır. Öte yandan, her kaza sonrası işyeri kazası raporu düzenlenmektedir. Bu rapor, müfettişlerin incelemesi sonrası soruşturma dosyası için hazırlanmalıdır.

Ancak 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 14’ncü maddesinde işverene rapor düzenleme zorunluluğu getirmiştir. Bunlar;

  • Bütün iş kazalarının ve hastalıklarının kaydını tutmak ve rapor haline getirmek
  • Yaralanmaya sebep olmasa da ekipman zararı açabilen potansiyel olayların raporlarını tutmak

İşveren iş kazalarını önlemekle yükümlü olduğundan kazaların da raporlarını tutmak zorundadır. Bu işlem, İş Sağlığı ve Güvenliği uzmanının görev tanımı içindedir.

İş Kazası Nasıl Önlenir?

Sanayi toplumu olmanın olumsuz etkilerinden biridir iş kazası… Yıllar boyunca yaşanan kazalar pek çok ülkeyi bu konuda önlem almaya itti. Uluslararası çalışma örgütleri iş kazalarına karşı, tüm dünyanın kabul gördüğü prensipleri oluşturdu. Ülkemizde de iş sağlığı ve güvenliği, kanunla koruma altına alınmıştır. Kanunun tanımlar bölümünde iş kazalarının önlenme yöntemleri açıklanmıştır. Buna göre;  işyerinin bütün safhalarında riskleri ortadan kaldırmak için planlanan ve alınan tedbirleri “önlemler bölümünün” tanımı olarak açıklıyor.

Yukarıdaki tüm kanunlar ve mevzuatlar gereği işyerinde güvenliği sağlamak işverenin yükümlülüğündedir. Bunun için iş sağlığı ve güvenliği uzmanları yetişmiş elemanlardır. Her türlü önlemin alınması için uzmanlıkları var. İş kazalarının önlenmesi için önce uzmanlıklara güvenmek gerekiyor. Uzmanlıklar sayesindeki eğitimlerle bilinçlenme mümkündür. İş kazası önlenebilen bir felakettir. Ancak önlemek tedbirlerle önlemlerle bir yere kadar yapılabiliyor. Felaketler ancak kişisel gelişim ve bilinçlenme ile önlenebiliyor.

Paylaş